Meclis’te Gözleri Dolarak ve Sesi Titreyerek Konuşma Yaptı.

CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız'dan Tarihi Konuşma
CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız'dan Tarihi Konuşma

CHP Aydın Milletvekili Hüseyin YILDIZ, TBMM’de yapılan Ulaştırma Bakanlığı Bütçe Konuşması’nda zaman zaman duygusal anlar yaşayarak “yap-işlet-devret” modelinin “yap-işlet-soy” olduğunu söyledi. Hüseyin YILDIZ’ın konuşmasını aynı şekilde sizlerle aşağıda paylaşıyoruz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakan, bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, sabah Ulaştırma Bakanlığı bütçesinde AKP milletvekillerini dinlerken hayretler içinde kaldım. Jülide Hanım’la beş yıldan beri aynı komisyonda görev yapıyoruz, Çanakkale Köprüsü’nü anlatırken sanki devlet yapıyormuş gibi, sanki oradan vatandaşlar, garibanlar, yoksullar geçecekmiş gibi anlattı.

Değerli arkadaşlar, yap-işlet-devret modeli maalesef, Türkiye’de yap-işlet-soy modeli olmuştur, yap-işlet-soy. (CHP sıralarından alkışlar) Size bir örnek vereceğim, örnek, Osmangazi, Yavuz Selim, diğer otoyolların dışında, kendi bölgemden. Daha yeni, Aydın ile Denizli arasında on sekiz yıldır beklediğimiz otoyolun ihalesi yapıldı. Biz de on sekiz yıldır bekliyoruz “AKP bu yolu yapacak, Aydınlı vatandaşlar Denizli’ye giderken rahat rahat gidecekler, 6 lira para ödeyecekler.” “Niye 6 lira ödüyorum, niye?” diyorum çünkü İzmir ile Aydın arasına yapılan otoyol artı çift gidiş-dönüş tünel var. Ben, İzmir’den arabamla Aydın’a giderken 6 lira ödüyorum ama bir ihale oldu, bir inceleme yaptım, bir baktım ki ne 6 lirası ne 7 lirası ne 8 lirası tamı tamına 60 lira yapmışlar, 60 lira yani 10 katı. 125 kilometre Aydın-İzmir arası, 125 kilometre Aydın-Denizli arası arkadaşlar. 60 lira! O yolun maliyetine bakıyorum, 400 ila 450 milyon euro maliyeti var. Yani Ulaştırma Bakanı onu ihaleye çıkarsaydı, bir açık ihale olsaydı, belki de 350’ye de yapılabilirdi. O zaman Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları oraya 60 lira değil de 6 lira ödeyeceklerdi. Bu yetmiyormuş gibi 35 bin araba garantisi verdiniz, 35 bin. Bu, yılda ne yapıyor biliyor musunuz arkadaşlar? 92 milyon euro yapıyor, 92 milyon euro. Bu bir yılla yetmiyor, tam on yedi yıl yandaş müteahhide Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak her yıl 92 milyon euro para ödemek zorundayız. O yetmiyor, 35 bini geçtikten sonra, farz edelim üç yıl sonra 50 bin araba geçti oradan, 15 bin araba farkı yine o müteahhidin cebine giriyor yani devlete girmeyecek. Bu da bu sistemle resmen yap-işlet-soy modeli olarak önümüze getiriliyor.


Değerli arkadaşlar, yap-işlet-devret modelinde yaptığınız bütün işlerin hepsinde yanlışlık var. Neden var? Şimdi, hesapladım, aşağı yukarı yap-işlet-devret modelinde hazine 150 milyar 83 milyon lira kefil olmuş şirketlere. Bu şirketler iflas ettiği takdirde hiçbir ödeme zorluğu çekmiyorlar, hazine ödüyor yani o ihaleyi alan firma cebine bir kuruş para koymadan, on yedi yıl içinde tam tamına 1 milyar 200 milyon euro cebine para koyuyor. Sayın Bakanım, bu ne demek biliyor musunuz? 10 katrilyon demek. Siz, koskoca Türkiye Cumhuriyeti olarak esnafa 6 bin lira para dağıttınız, 6 bin lira! Bir adamın cebine tam 10 katrilyon para koyuyorsunuz. İşte sizinle aramızdaki fark bu. İşte onun için Cumhuriyet Halk Partisinin Genel Başkanı, Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu diyor ki: “Ben gelir gelmez Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında yap-işlet-devret modellerinin hepsini kamulaştıracağım.” Evet, bunu yapmak zorundayız.

Değerli arkadaşlar, II. Abdülhamit, demir yollarını İngilizlere verdi yani Avrupalı yatırımcılara verdi 99 yılında. Umumiye geldi, kurdular, hazinenin gelirini elinden aldılar, o borçları ödediler; Osmanlı’nın çöküşü oldu. Siz, şimdi, biz… O dönemin Cumhuriyet Halk Partisinin 2’nci Genel Başkanı, 2’nci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Londra’da söke söke kapitülasyonları kaldırdı, kamulaştırdı, kamulaştırdı. (CHP sıralarından alkışlar) Şimdi, sıra… Siz kapitülasyonları getirdiniz buraya, tekrar bu ülkeye soktunuz. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında o yandaş müteahhitlere sesleniyorum: Hepsini kamulaştıracağız.

Değerli arkadaşlar, düşünün yani 1 lira koyuyor, 9 lira kazanıyor. Bu parayı kim veriyor? Cebinizden mi ödüyorsunuz? Sayın Bakanlar, size soruyorum: Sizden önceki Bakan neden görevden alındı Sayın Bakan? Soru soruyorum: Sizden önceki Bakan, Sayın Turan’ı neden görevden aldınız, biliyor musunuz? Haksızlığa tahammül edemedi, sarayın talimatına uymadığı için görevden alındı.
    (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı.
    BAŞKAN – Tamamlayalım lütfen.
    HÜSEYİN YILDIZ (Devamla) – Yani içinizden ben özellikle AKP’li milletvekillerini tenzih ediyorum. Bu para hiçbirinizin yanına geçmez, biliyorum. Niye bağırıyorum? Ben neden bağırıyorum, biliyor musunuz? Ben atanmayan öğretmenler için bağırıyorum, 140 bin esnaf, kepengi kapalı, ekmek götürmeyen esnafım için bağırıyorum. Evine ekmek götürmeyip de kendi intihar eden o baba için bağırıyorum, gerçekte işsiz olan 10 milyon insan için bağırıyorum ben burada, onların sesi olmak istiyorum; elinizi vicdanınıza koyun değerli arkadaşlar, elinizi vicdanınıza koyun. (CHP sıralarından alkışlar)

Demin, yine, Jülide Hanım dedi ki: “Biz gelmeden önce 26 tane havaalanı vardı.” Evet, doğru söylüyor “Geldikten sonra 52’ye çıkardık.” O da doğru. O 26 tane havaalanı bizlere yani 83 milyon insana aitti. Ama sonra ne yaptınız, biliyor musunuz? O 26 tane havaalanını yandaşlara verdiniz, yetmiyormuş gibi 26 tane de yine yandaşlar yaptı. Bize ait olan, hazineye ait olan… Hiçbir havaalanı bize ait değil değerli arkadaşlar. Onun için burada bağırıyoruz. Bir an önce bu yap-işlet-devlet modelini ortadan kaldırın.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
    

Bildir

Editör Aydın Haberleri

Aydın son dakika haberleri ve gelişmelerini sizlerle paylaşan hesabımızdır.
Siz de üst kısımdaki içerik ekle bölümünden haber ve diğer içerikleri gönderebilirsiniz.

Yorumlar

    Bir cevap yazın

    E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    İçeriği sevdiniz mi?